içinde

AYNI MODEL YALNIZLAR

“Hepimiz zaman ve mekânın kurbanlarıyız”

(Richard Sennett)

Küçükken, yıllar sonra çok büyüdüğümde her şeyin çok güzel olacağını söyler ve kendime geleceğimin hayalini pompalardım sürekli. Ben büyüyünce şöyle güzel şeyler olacak, 18 yaşıma bir geleyim var ya…off o zaman siz beni görün derdim. Hayata dair heyecan ve merak duygumun her gün doğumunda yenilendiğini, her gün batımında yeni gelecek hikayeleriyle uyuduğumu hatırlıyorum. Gençlik işte.

Şimdi 30’lu yaşlarımda rüzgâr her gün yüzüme sanki ıslak bir süpürgeyle vuruyor. Her ses mermi gibi içimden geçiyor. Her dinlenilmediğimde içimde yağmurlar yağıyor hem de gök gürültülü. Her yeni güne uyandığımda ise, gerçekten bugün için mi onca emek verdim sorusunu sorarken buluyorum kendime. Çocukluğumda kurduğum kıymetli hayaller bugün için miydi? Bize okuyun büyük adam/kadın olun sözleri pompalanırken, aslında bir bildirim sesiyle, kazancın eğitimden daha kıymetli olacağı hiç söylenmemişti. Ya da okuyun güzel bir işiniz olsun derken o çalıştığımız işte ömür boyu görev alsak bile bir ev ve araba sahibi olamayacağımız söylenmemişti. Bize gelir eşitsizliğinin hayalini kurun diye iki seçenek verseler eminim kırmızı hapı değil mavi hapı seçerdik hepimiz. Sahi şimdi 30 yasında olan 93’lülere sesleniyorum biz gerçekten ne için o kadar çabaladık.

 Her şey cidden yeterli mi ya da hiçbir zaman hiçbir şey yeterli olmayacak mı? Sonuçta tüketim her yerde öyle değil mi? Duygularımızda, davranışlarımızda, eylemlerimizde bu yüzden bir bing sesi tüm dikkatimizi dağıtıyor. Bu yüzden kendi emeğimizi kiralarken aklımızda sadece bırakılan linkin hayali oluyor. Peki gerçekten ulaşamadığımız hayallerimize ne olacak… bundan 2 sene önce yoldan her geçişimde her şeye dikkat ve merakla bakacağıma dair kendime söz vermiştim. Mahallemden geçerken yeni bir ağaç meyve verdiğinde, ilk yaprak yere düştüğünde bunu farketmem gerektiğini kendime sürekli hatırlatmıştım. Her yeni güne yepyeni bir ben ile uyanmalı, her gün yeni film, dizi, müzik grubu keşfetmeliydim. Şimdi ise tek düşündüğüm maaşımın yatar yatmaz nasıl bittiği. Hayallerimin maddiyata bağlı olmadığı zamana ve o zamanki meraklı “ben”e teşekkür ederim. Sayende şimdi geçmişe şükür ediyorum. Ve uzun bir pencereden sadece sana bakıyorum.

Ne düşünüyorsun?

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir